Bu mücadele hızını hiç kesmeden devam ediyor, kıyamete kadar da sürecek.

Batı’yı anlatmaya gerek var aslında.

Batı’yı, yüzünü Batı’ya dönen kimselere sorun;

Gelişmiş, medeni bir toplum olarak cevaplandıracak sorunuzu.

Oysa Batı, sömürdüğü ülkelerin zengin maden kaynakları üzerine inşa ettiği barbar bir topluluktur.

Kölelerin gücünden yararlanarak yaptırdıkları binalar, fabrikalar, bizlerin gözünü kamaştırsa da gerçek budur!

Amerika’yı Amerika yapan onların çok çalışkan olmaları değildir. Kızılderililerin nesi var nesi yoksa hepsinin üstüne konup, masum insanları da katledip kan üzerine medeniyet (!) inşa etmişlerdir…

Irak’ta bir buçuk milyon insanı gözünü kırpmadan öldüren Batı’dır.

Onları öldürdükten sonra da uzun sakallı, beyaz sarıklı insanların eline silah verip birkaç insanı öldürterek kameraya çekmiş öldürdükleri bir buçuk milyon Müslüman insana yaptıkları zulmü de perdelemişlerdir.

Dünyaya da İslamcı teröristler acımasızca insan katlediyor, diye lanse etmişlerdir.

Şimdi aynı Batı bir oyun da Türkiye üzerine oynamaya çalışmaktadır.

Kanla, vahşetle, zulümle kurdukları sözüm ona medeniyeti demokrasi diye yutturup kendisine köle ettiği insanların kendilerine tapmalarını sağlayıp ülkemizde diktatör olduğu algısını yaymaya çalışmaktadır.

Seçimle iş başına gelen insanlardan diktatör olmadığını bilecek kadar hinoğluhindir hepsi ama algıyla insanları kandırmaya devam etmektedirler.

O algıya inanacak yığınlarca insan bulabilirler.

Çünkü insanlar Irak’ta katledilen bir buçuk milyon Müslüman’ı nasıl görmediler de birkaç uzun sakallının keserek katlettiği zulmü gördülerse bu sefer de diktatör algısına inanacaklardır.

Batı, her ülkede kendi adamını ister.

Kendi dümen suyuna girmeyen kim varsa ona da düşman olur.

Bunu açıkça itiraf etmekten de çekinmezler.

Açın bakın Batı’da yayın yapan dergileri ve gazeteleri hepsi ülkemizdeki seçime müdahil olma derdindeler.

Hatta Almanya’da yayın yapan meşhur bir dergi “Hilâl”i parçalanmış olarak resmetmektedir. Temennileri o yöndedir çünkü…

Hani dalga geçiyorlar ya içimizdeki medya simsarları ve fenomen tipler…

Yerli ve millî insanlar dış güçlerden rahatsız olduklarını dile getirdiklerinde onlar; “Dıj güjler bizi kıskanıyor, onlar bizi istemiyor” falan diyerek güya sarakaya alıyorlar.

Kimse kusura bakmasın, Batı’nın gözünde biz “Hilâl” olarak kalacağız ve haç ile savaşımız da devam edecek.

Kaldı ki bizim ülkemizde kendi istedikleri gibi hareket eden diktatör bulsalar öpüp başlarına koyarlardı.

Mısır’da örneği var, uzağa gitmeye gerek yok.

Saf olmayacağız!

Haçlılar neyi işaret ediyorsa ondan uzak duracağız, neyden kaçmamızı söylüyorsa ona destek olacağız.

Hem de onların planlarını yerin dibine sokarcasına…

“Hilâl”i parçalanmış olarak resmeden Batı’ya cevap verme günüdür bugün!

Ülkemizde kötü emelleri olan sinsi Batı’ya dur demek vaktidir!

Bizim asla iyiliğimizi düşünmeyenlere haddini bildirme zamanıdır!

Bu millet Batı’nın hegemonyasından bir kez kurtuldu artık onlara da onların maşalarına da teslim etmez bu güzel ülkeyi…