Kalabalık şehirlerde yalnız ölenler (21.02.2025 Habervakti)


Kalabalık şehirlerde yalnız ölenler

Köpeklere, kedilere sahip çıkmayı dünyanın en önemli işi, insanlara değer vermeyi kötülük zanneden, sokaklarda gayrimeşru bir şekilde davranış sergilemeyi “özgürlük” adı altında övünerek anlatan,  simide gevrek demenin matah bir şey olduğuna en ünlü köşe yazarları tarafından dikkat çekilen, arsenikli su içer yine de davamızdan vazgeçmeyiz diyen, “denize döktük dedikleri düşmanları” gibi yaşayan onlar gibi sirtaki oynayan bir şehrimizde yalnız yaşayan bir kadın on yıl önce ölüyor ve evinde sadece kemikleri bulunuyor. (Kaynak: AA) Kemiklerinin toz olmuş şekli kavanozlara dolduruluyor.

Bu ne demektir biliyor musunuz?

İnsanların şehir şehir, belde belde övünecekleri şeylerin “işe yaramaz” şeyler oluşu, demektir.

Şimdi diyecekler, hayvanlara sahip çıkmak işe yaramaz mı?

Bu konuyu tartışmak bile yersiz ve gereksiz.

Biz;

Dağlara buğday serpiştirin, Müslümanların ülkesinde kuşlar aç kaldı demesinler.” diyen bir medeniyetin temsilcileriyiz.

Hayvanlara sahip çıkmak ayrı hayvanlara sahip çıktığı için diğer insanî vasıflarının tamamını yitirmek ayrı şeylerdir.

Simide gevrek demekle övün ama komşun ölsün 10 yıl sonra haberin olsun.

Sokakta çocukları acımasızca öldüren köpeğe sahip çık ama insanlar yalnızlıktan psikologların kapsını çalsın.

Dikkat ettiniz mi bilmem de…

Boşanma sayısının en fazla olduğu şehirlerin başında kedi köpek seviciliğinin başını çektiği şehirler geliyor.

Sadece boşanma değil, ayrı yaşamak da bunlardan biri.

İnsanlar başkalarına tahammül edemiyorlar ayrı yaşıyorlar.

Aslında o insanların bazıları, diğer insanların yükünü çekmeyi kendilerine yakıştıramayan dünya ehli insanlardır.

Kediye, köpeğe kendilerini sevdirip sevgi açlıklarını onlarla giderip bir de kendilerine tapınmalarını sağlayıp keyif sürme derdindeler.

Kişisel anlamda yetersiz insanların başvurduğu bir yöntemdir kedi köpek besleyip diğer herkesten uzak durmak.

Ülkemiz insanı freni patlamış kamyon gibi müthiş bir yalnızlığa sürükleniyor.

Bir garip ölmüş diyeler
Üç günden sonra duyalar
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin…

Mısraları gariplere yazılmıştı asırlar öncesinden.

Şimdikine, bilinçli yalnızlık, tercih edilen yalnız deseler de bu pek inandırıcı gelmiyor.

Bencil, küstah, hâddini bilmez ve geçimsiz insanların mecbur kaldığı yalnızlıktır çağımızın yalnızlığı…

Ve bunlara ne kadar garip denir bilinmez.

Yalnızlık ruhun fiyakası, dediğine bakmayın İsmet Özel’in…

O fiyakalı olan yalnızlık ile mecburiyetten kaynaklanan yalnızlık aynı olmasa gerek.

Mecburi yalnızlık ruhun azabıdır.

Mustafa Süs

https://www.habervakti.com/kalabalik-sehirlerde-yalniz-olenler


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir