Ankara bizi duymuyor diyenlere 06.10.2023 (Maarifin Sesi)


Milli eğitimin, okulların, öğretmenlerin, velilerin, öğrencilerin temel sorunları yazıldı yıllarca…

Bir arpa boyu yol kat edilmedi değil mi?

Belki bir yerlerde feryatlarımız makes bulmuş olabilir bilemiyorum, belki birtakım düzelmeler olmuştur. Kurumsal anlamda olmasa da kişiler belki bir şeyler almış olabilir yazılanlara bakınca, onu da bilemiyorum.

Kurulan maarif gruplarına bakıyorum, eğitimin derdiyle karşılıksız ilgilenen insanlara bakıyorum, adamlar gecesini gündüzüne katıp çevrimiçi olsun, yüz yüze olsun konferanslar, paneller düzenliyor, beyin fırtınası yapıyor, raporlar yazılıyor, bildiriler yayımlanıyor, bakanlığa gidip yetkililerle görüşülüyor…

Eğitimi dert edinen herkes bir şekilde bir işin ucundan tutup kanayan yaralara merhem olmaya çalışıyor, kötü gidişata dur demek için çaba sarf ediyor.

Bakan değişiyor coşuyoruz hemen bakana akıl vermeler, onu ziyaret etmeye çalışmalar, ona gerçekleri anlatma derdine düşmeler falan…

Bunların tamamı iyi niyetli olan çabalardır.

Ve “Hiçbir çaba da boşuna değildir.”

Mutlaka bir yerlerde karşılığı vardır.

Evet sayın seyirciler, şimdi de kameralarımızı Ankara’dan olay mahalline ”Ankara bizi duymuyor” diyenlere çeviriyoruz. Bakalım onlar bizi duyacaklar mı?

Öğretmenden başlayalım…

Öğretmenim, derse girdiğin zaman ders mi anlatıyorsun sadece, yoksa çocukları ders dışında da hayata hazırlıyor musun?

Mesela, her işi ben mi yapacağım deyip çocuklara gereğinden fazla ödev veriyor musun?

Sınıfta öğretemediğin konuyu ödevle, veli zoruyla ya da özel ders alarak öğrensin mi diyorsun?

Veli seni yeterli görmeyip çocuğunu özel hocaya veriyor mu?

Dersine girdiğin öğrenci ders dışında hayatın gerçekleriyle yüzleşiyor mu?

Okul müdürüm, öğretmenler arasında ayrımcılık yapmıyor musun? Sadece dersine giren öğretmenle her işin ucundan tutan öğretmen arasında ayrımcılık yapmıyorsan adaleti sağlayamazsın, bu konuda ne diyorsun?

Okulun sadece fiziki işleriyle mi uğraşıyorsun? Tribüne oynama dışında çocukların sosyal ve kültürel anlamda gelişimine katkıda bulunacak hangi projelerin var?

Eşit mi yoksa adil misin?

Sayın veli, öğretmenden daha iyi bildiğini düşünmeye devam mı?

Öğretmeni her fırsatta şikâyet edip onun rahatını bozma işindeki maharetin devam ediyor mu?

Evde ödevi sen mi yapıyorsun çocuğun mu yapıyor?

Çocuğuna manevi eğitim verirken nelere dikkat ediyorsun? Çocuğun erdemli mi olsun istiyorsun bilgili mi olsun? İkisi birden olsun istiyorsun da onun için ne yapıyorsun?

Öğretmen yetiştiren hocam, bakanlığa akıl verirken dönüp aynaya bakıyor musun? Benim yetiştirdiğim öğretmen diğerlerinden farklı diyebiliyor musun?

Çocukları maddi ve manevi yönden geliştirecek kapasitede öğretmen yetiştirdiğine inanıyor musun?

Yoksa tüm suçu müfredata atıp sadece bakanlığa akıl vermekte misin?

İl-ilçe müdürüm, okullardan bilgi isterken sadece kaç tane fen lisesi kazandırdın, kaç tane tıp fakültesi kazandırdın mı diyorsun, yoksa değerler bakımından kendisini geliştiren okullara da değer veriyor musun?

Ha bu arada şu hiç kimsenin işine yaramayan plaket vermekten ne zaman vazgeçeceksin?

Plaket yerine kitap-kalem hediye etsen daha çok işe yaramaz mı?

Ankara’ya sesimizi duyuramadık bari “Ankara’ya sesimizi duyuramadık” diyenlere seslenelim bu hafta…

Mustafa Süs

Facebook yorumları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir