SEFER VAKTİ Bizi biz yapar heybetli başı dumanlı Dağlar Kara kuş öter iğde dalında içimizi dağlar Gidelim desek Çark eden olmaz inşallah Çapraz çapraz yürüyerek haydin ağalar… Kurar otağı elinde
Şiirlerim

Benim Biraz Ölmem Lâzım Benim bir kereliğine ölmem lazım Öyle dedi şair Bir kereliğine kabul olsun duam Bir kere geldim madem dünyaya Bir kere ölsem ne olur sanki? Bir
15 TEMMUZ ZAFERİ On beş Temmuz’a tiyatro diyor tankları alkışlayan kansız Yunan’dan daha beter Türk düşmanı bunlar, akılsız izansız İstedikleri Amerikan işgali özlemini çektikleri vatan, ezansız Fırsat vermedi Rabbim, karşı
KATMERLİ BEDDUA Elleri kurusun askerimize kurşun atanın Kanı kurusun kurşun atana destek olanın İki dünyada da huzursuz olup Umudu, geleceği, hayalleri yerle yeksan olsun Kan kusarak aman dilesin… Askerime ölüm
KAPLUMBAĞA Uzun saçları Kıvırcık hayalleri vardı… Hangi yola çıksa Kaybolur Dönemezdi de Kaybolduğu yol Yolu olurdu Düştüğü uçurum Yurdu Gözünü
KURTAR BENİ ÖĞRETMENİM Yolda kaldım uzat elini Yokuşta kaldım, Sil terimi öğretmenim. Üşüyorum, ısıt beni Kalbim boşlukta geçmiş kendinden Doldur
YÜZ ÜÇ RAHATSIZ Cam sileceği kaldırmaktan başka ne işe yararsın aciz Yanlış yere park ediyorsun haddini bil etme milleti taciz!
NİSAN YOKUŞU Neremden tutsam kalıyor elimde Elimde kalıyor, dilimde kalıyor Elim de kalıyor, dilim de kalıyor Parça parça salıyorum elimden
GENE Mİ NİSAN? Bir Nisan gecesi… İnsan, Bir kez doğar anasından Ve zamanla Binlerce kez doğurur kendini! Öldürür de hatta!
ANA Düştün bir içli bakışla yüreğimin tam ortasına tüm hüzünlerinle… Gözlerini esirgeme diyecektim, bakmaya takatim yok ana! Sür gitsin ne