Gâiblerden bir ses geldi: Bu adam, Gezdirsin boşluğu ense kökünde! Ve uçtu tepemden birdenbire dam; Gök devrildi, künde üstüne künde… Pencereye koştum: Kızıl kıyamet! Dediklerin çıktı, ihtiyar bacı! Sonsuzluk, elinde
Alıntı Şiirler
IHLAMURLAR ÇİÇEK AÇTIĞI ZAMAN Dilimde sabah keyfiyle yeni bir umut türküsü Kar yağmış dağlara, bozulmamış ütüsü Rahvan atlar gibi ırgalanan gökyüzü Gözlerimi kamaştırsa da geleceğim sana Şimdilik bağlayıcı bir takvim
Karlı Bir Gece Vakti Bir Dostu Uyandırmak (İsmet ÖZEL) (Kendi Çekimim Video) Benim adım insanların hizasına yazılmıştır. Her gün yepyeni rüyalarla ödenebilen bir ceza bu. Keşke yağmuru çağıracak kadar güzel
DAVUN Uç benim boynumun soytarısı Kirle her cemreyi bana doğru olan Unuttum güçbela soluyan perdeleri Dudaklarımı ısırdıkça kabaran akşam Unuttum onu da. Zaten bir tanım değil midir Tavsayan düşüp
“YİTİK KADINLAR” Beklenen Kitabımız Çıktı İlmek ilmek dokuyarak, nadasa bırakarak, olgunlaşmasını bekleyerek hazırladığımız kitabımız nihayet çıktı… Gazetelerin kitap için yaptığı
ÇAY GİBİ (Uyarlama) Bende hiç tükenmez bir hayat vardı Kırlarda demlenen semaver gibi Kalbim su kaynayınca hızla çarpardı Boğazımdan

NAZ-U NİYAZ Leblerin aldır dedim. Kiraz dedi. Dağılıp zülfün dedim. Poyraz dedi. Bil ki adımdır Niyâz ey
İsmet ÖZEL – Ya sen Gel Ya Beni Oraya Aldır Ağzının bir kıvrımından cesaret bularak ter yürekte susayışlar yaratan yağmurlara

KALDIRIMLAR I Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında; Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum. Yolumun karanlığa saplanan noktasında, Sanki beni bekleyen bir hayal

Yolculuk yap en iyisi bu… Unutmak için Aydınlığı kapat yola çık siyaha doğru Uzun çayırların beş çaylarının bi anlamı