Site icon Mustafa Süs'ün kişisel blogu

Yogaya Evet, Namaza Hayır

Yogaya Evet, Namaza Hayır

“Müslüman yılbaşı kutlamaz. Müslüman kul hakkı yemez. Müslüman dürüst olur. Müslüman ahlaklı olur. Müslüman kimsenin malına göz dikmez. Müslüman ihtiras sahibi değildir…”

Ama Müslümanlara bu aklı veren “ötekiler” -adına ne derseniz deyin- öyle mi?

Onlar yılbaşı da kutlar, belediyelere de çöker. Memlekete beş kuruş faydası olmayanlara oy verir. Hırsızların arkasında dağ gibi durur, sapkınlıklara özgürlük ister. Hayvanseverlik kılıfı altında, kedi köpek mama lobisinin gönüllü sözcülüğünü yapar.

Açıkça veya gizlice din… Pardon, İslam düşmanlığı yapar. Başörtülülere karşı zerre müsamahası yoktur. Ahiret yokmuş gibi yaşar ama ahiret varmış gibi yaşayanlara düşmanlık besler.

Kan ve gözyaşı üstüne kurulan Batı’yı medeni zanneder; Müslüman olan kim varsa, Arap-Türk fark etmez, hepsine düşmandır.

Ateiste tanıdığı hoşgörüyü Müslümana tanımaz. Ateistin yanlışını savunur, Müslümanın doğrusuna kılıf bulur. Kendisi gibi düşünenin tacizini de şiddetini de cinayetini de hoş görür ama kendisi gibi olmayana karşı acımasızdır.

“Müslümanlar ülkeyi yönetmesin de kim yönetirse yönetsin” mantığıyla her seçimde bir “ucubeyi” destekler, sonra o ucubeyi yerin dibine sokar.

Asla camiye gelmez ama camide verilen hutbeye karışma yetkisini elinde bulundurur. Açıklığı, çıplaklığı, alkol almayı ve eşcinselliği “modernizm” zannedecek kadar ileri boyutta (!) bir zekâya sahiptir.

Sadece Müslümanlarla arası kötüdür. Onun dışında ineğe tapana da saygılıdır, ite köpeğe tapana da… Namaz kılana karşı mesafelidir ama yoga yapan candır. Yoga İslam ibadeti olsa, namaz da gâvur icadı olsa (hâşâ); tam tersini yapar ve bununla da gurur duyar.

Oruçta Müslümana akıl verir, Kurban’da akıl verir, Cuma’da akıl verir… Kendilerine verilmeyen dinî nasihate bile isyan ederler.

Hiçbir toplumda bulunmayan çok ilginç bir karakter barındırır bunlar bünyelerinde. Ne kadar saçma sapan davranış varsa hepsini sergiler ama asla utanmazlar.

Son model arabasıyla “açız” edebiyatı yapar, karnı tok olduğu hâlde “açız” demeyene düşman olurlar. Komşu ülkelerden ülkemize alışveriş yapmaya gelirler; “Memleketimiz yabancılara ucuz” derler. Komşu ülkelere turistik geziye giderler; “Oralar ülkemizden daha ucuz” derler.

Ülkemize düşmanlık yapmayı davranış biçimi hâline getirirler. Uzaya astronot gönderirsiniz, “Millet aç” derler. Yol-köprü yaparsınız, “Eller uzaya çıkıyor biz neyle uğraşıyoruz” derler. Ülkenin dörtte biri depremde yok olur, devlet seferber olup konutları kısa bir zamanda inşa eder; bu sefer de “Deprem vergileri nerede?” derler…

Evet, bunlar hem yılbaşı kutlar hem de yedikleri her naneye saygı bekler ama kendileri asla saygı göstermez…
Mustafa Süs

Exit mobile version