Mustafa Süs

KARDEŞİN KARDEŞE ÖLÜM ARMAĞANI (Deneme-Öykü)

Ağustos 26
19:36 2017
Paylaş

KARDEŞİN KARDEŞE ÖLÜM ARMAĞANI (Deneme-Öykü)
İnsanlar, kendilerine ihtiyacınız olduğunu hissedince bir bahaneyle sizden uzaklaşırlar.
Aynı insanlar müşkül haliniz sona erince gene bir başka bahaneyle size yakın dururlar hatta öyle yaklaşırlar ki nefeslerindeki o iğrenç kokuyu hissedersiniz!
Ve o insanlar sizin kendinizi kötü hissetmenize bile sebep olurlar!
Ben nerede hata yaptım demeyi bile düşünürsünüz onların kansız, karaktersiz olduğunu bilmeseniz!
Bu insanlar sizin kardeşiniz de olabilir aynı anadan doğma, arkadaşınız, dostunuz da olabilir aynı Allah’ın yarattığı!
Ve genelde paraya ihtiyacınız olduğu zaman olur bu talihsiz durum.
Yoksa insanlardan akıl isteyin, nasihat isteyin, Allah var sizi hiç yalnız bırakmazlar hatta, şu meymenetsiz yanımdan gitse de şöyle adam akıllı bir çay içsem diye iç geçirirsiniz!
Bir kardeşim anlatmıştı,
”Yıllardır evlenemedim, babam anam vefat etmişti, kardeşlerim toplanıp mahalle baskısı ile beni evlenmeye ikna ettiler!
Oysa gücüm yoktu evlenmeye ve benim gibi çulsuzu kim alır, hem neyle evleneceğim, cep delik, cepken delik kevgir gibiyim be kardeşlik modunda onları ikna etmeye çalıştım ama onların baskısına maruz kaldım onlar galip gelmişti.
Kim istemez evlenmeyi, çoluk çocuğa karışmayı, mutlu olmasa da bir yuva kurmayı!
Biliyordum, yaralı parmağa merhem olmaz bunlar diyordum.
Öyle destek sözü verdiler ki boynumu eğip kabul ettim.
Gel zaman git zaman oldu, düğün günü yaklaştı, eşimle ikimiz tek başımıza tüm işleri halletmeye çalışıyor onların da teşrif etmesini bekliyorduk.
Yarım düzine enine, altı kişi boyuna çıkıp geldiler!
Kimseye fazla zararımız olmasın diye her şeyin en ucuzunu almaya gayret etmiştik!
Altı adet insana benzeyen meymenetsiz aralarında anlaşmış gibi düğünden bir hafta önce gelip gene aralarında anlaşmış gibi, ortada hiçbir sorun yokken aralarında fiskos makamında dedikodu türküleri söylemeye başladılar!
İçime bir kaygı çöktü, dedim ki kendi kendime,
Bunlar beni satacak, hadi sattıkları neyse de kendileri eski Türk lirasıyla beş kuruş etmeyecek, ben bunlarla aynı anadan doğduğuma çocuklarımı nasıl inandırırım?
Sonra biri, ağzını açtı ve baktım ağzında körpe ve sevimli bir yılan, yılanın altından baklayı çıkardı,
Biz sana aslında başka bir kız alacaktık sen gittin senden beter çulsuz biriyle evlendin diyerek benim için dünyalar güzeli eşime hakaret ettiler!
Keşke dedim, anam bunların yerine taş doğursaymış.
Ve keşke dedim, beni sadece yüz üstü bırakıp gitseler, herhangi bir açıklama yapmasalardı!
Eşime durumu nasıl anlatacağımı da bilemedim.
Ben gece gündüz çalışır borcumu öder seni mahçup etmem, diyebildim sadece!
Allah bir kapıyı kapatır ama seksen dört kapı açar dedikleri doğruymuş, en güzel şekilde düğünümüz şükür ki onların hiçbir desteği olmadan yapıldı ve biz de hayata kaldığımız yerden devam ettik!
Şimdi de hiçbir şey olmamış gibi, eşimi ve çocuklarımı benden daha fazla sever oldular!
Ne zaman ki birinin eli çocuğumun başını okşasa, hissediyorum o iğrenç kokulu nefesini iliklerime kadar!”
Paraya sımsıkı sarılın insancıklar!
Para size itibar kazandırır, sizi lüks içinde yaşatır, sizden nemalanan İnsanların gözünde muteber olursunuz!
En güzeli de, sizin ciğerlerinizi bilenlerin gözünde beş para etmezsiniz!
Para gerçekten en önemli mihenk taşı olmaya devam etmekte şerefsiz Lidyalılardan beri…
M’S

YORUM

ŞAŞKIN KELİMELER

Gazeteler

Aylık Arşiv